Sağlık

Seçimden Bahsetmek: Bizi Yanlış Kararlara Yönlendiren 10 Bilişsel Önyargı

Hiç kendinden emin bir karar verdin mi, ama bu karar geri tepti mi?

Eğer öyleyse, muhtemelen bilişsel önyargılarınızdan etkileniyorsunuzdur.

Psikolojik önyargılar olarak da bilinen bilişsel önyargılar, farkında olmadan irrasyonel bir biçimde karar verme veya hareket etme eğilimidir.

Örneğin, bilinçaltınızdaki bilgileri seçici bir şekilde sıralayabilir, gerçekleri farkında olmadan çarpıtabilir veya akranlarınız tarafından bir karar vermeniz için baskı altında hissedebilirsiniz.

Bilişsel önyargılar bizi nasıl etkiler?

Psikolog Amos Tversky ve Daniel Kahneman, bilişsel önyargı kavramını ilk kez 1970’lerde insanların makul durumlarda nesnel bir biçimde karar vermekte ve akıl yürütmekte neden güçlük çektiklerini araştırdıkları araştırmalarından geliştirdiler.

Bilişsel önyargı, bilgiyi nesnel olarak işleme konusundaki sınırlı yeteneğimizden kaynaklanan bir dizi öngörülebilir zihinsel yanılgı olarak tanımlanabilir.

Mantıksız ve mantıksız kararlara yol açabilir ve riskleri ve tehditleri yanlış değerlendirmenize neden olabilir.

Sıklıkla şu örneklerle karşılaşırız:

– Otorite figürü olan birine, olmayandan daha fazla güvenmek (Maalesef iş hayatında sık sık karşılaşıyoruz)

– Mesleği ile ilgili olarak birinin cinsiyetini varsaymak (Pilot denilince akla erkek gelmesi gibi..)

– Her şeyi kendi başımıza halledebileceğimize inanmak ve yardım istememek

Araştırmacılar, bilişsel önyargılarımızın değerlerimizden, anılarımızdan, çevremizden ve karakter özelliklerimizden kaynaklandığına dikkat çekiyor.

Ancak nedeni ne olursa olsun, eğer bizde yanlış davranış ve düşünce sistemleri oluşturabiliyorsa bu önyargıların farkında olmakta çok fayda var.

Hele aklımızın oyunlarına gerçekmiş gibi inanıyor ve bunlara güvenerek seçimler yapıyor veya tahminler yapıyorsak.

Bugün 180 farklı bilişsel önyargıdan bahsediliyor olsa da bugün hayatımızı en çok meşgul eden 10 tanesinden bahsetmek istiyorum.

Seçimlerimizi ve kararlarımızı etkileyen 10 yaygın bilişsel önyargı

1. Onay yanlılığı

Onay yanlılığı, mevcut inançlarınızı destekleyen bilgileri aradığınızda ve inandıklarınızla çelişen verileri reddettiğinizde ortaya çıkar. Bu, ilgili tüm bilgileri dikkate almadığınız için taraflı kararlara yol açabilir.

Doğrulama yanlılığı, insanların istatistikleri yorumlama şeklini etkileyebilir. İnsanlar, veriler aksini desteklese bile, mevcut inançlarını destekleyen istatistiklerden bilgi çıkarma eğilimindedir. İstatistiksel bir karar vermeniz gerektiğinde bu önemli bir sorun haline gelebilir. (Geçen ay satışların düştüğünü görmek ve son 3 aydaki büyük artışı hesaba katmamak gibi..)

2. Çapalama

Bu önyargı, ilk izlenimden hızlı bir şekilde bir karara/fikre varma eğilimidir – yani, nihai kararınızı karar verme sürecinin başlarında edindiğiniz bilgilere dayandırmak.

Bunu bir ‘ilk izlenim’ önyargısı olarak düşünün. ‘Çapa’ kelimesini bir kez duyduğunuzda, muhtemelen onu yorumlayacak ve buna göre yargılarda bulunacaksınız.

Örneğin; Bir araba satıcısı 1 milyon sterlinlik pazarlık yapmaya başlarsa, gerçek değerinin 800.000 sterline yakın olduğunu bilseniz bile, sonunda teklifi 850.000 sterline düşürdüklerinde muhtemelen iyi bir anlaşma yaptığınızı hissedeceksiniz. Bu durumda arabanın yaşı ve kalitesinden çok ilk duyduğun rakam arabanın fiyatını belirledi.

3. Çok fazla güven ön yargısı

Bu, kendi bilginize ve fikirlerinize çok fazla güvendiğinizde olur. Siz de yaptığınız bir yorumun olduğundan daha değerli olduğuna inanabilirsiniz.

Araştırmacılar, girişimcilerin genel halktan daha fazla ‘aşırı güven önyargısı’ sergileme eğiliminde olduklarını söylüyor. Bu aslında onların bilgilerinin sınırlarını fark etmelerini engelliyor ve girişimlerinde başarısız olmalarına neden oluyor.

4. Halo etkisi

Bu, bir kişinin olumlu özelliklerini karakterine yayma eğilimimizdir. Başka bir deyişle, sevdiğiniz ve güvendiğiniz birinin yanlış ya da korkunç biri olduğuna inanmak zordur.

Bir yanda, birkaç olumlu özelliği nedeniyle olumsuz yönlerini inkar ettiğimiz bireyler var. Bu aslında Halo etkisinin sonucudur.

Bunun tersiyle de karşılaşabilirsiniz: Korna Etkisi. Burada da bir kişinin olumsuz özellikleri, onun tüm yetenekleri hakkındaki yargılarımızı etkiler.

5. Kumarbaz yanılgısı

Kumarbaz sanrısıyla, geçmiş olayların geleceği etkilemesini bekleriz.

Çoğu zaman, geçmişte şansımız yaver gittiyse, bir dahaki sefere aynı şansı yakalayacağımıza o kadar güvenebiliriz.

Ancak gerçekte sonuçlar son derece belirsizdir. Daha önce sahip olduğunuz şansa dayalı başarıların sayısının gelecek üzerinde çok az etkisi vardır veya hiç yoktur.

Çok klasik bir örnek olacak ama yazımdan örnek vermem mümkün. Bir varyant bahsinde arka arkaya yedi kez kuyruk gelirse, sekizinci yazı alma olasılığının daha yüksek olduğunu varsayabiliriz. Ama olasılık her zaman 50/50’dir.

6. Temel ilişkilendirme hatası

Temel atıf hatası, suçu dış olaylara atfetme eğilimidir.

Örneğin, bir araba kazası geçirdiyseniz ve diğer sürücü hatalıysa, temel atıf kusuru, diğer sürücünün kötü veya dikkatsiz bir sürücü olduğunu varsaymanıza yol açabilir.

Ancak yaptığınız hata bir kaza ise, kusur hava şartlarından, frenin sıkı olmamasından veya taşlı zeminden kaynaklanabilir. Yani en azından böyle düşünme olasılığınız daha yüksek.

7. Çoğunluk önyargısı

Çoğunluk yanlılığı, bir tür kümeleme Niyetidir. Burada bir fikir oluşturma ya da eyleme geçme eğilimi var çünkü bunu gerçekten başkaları yapıyor. Başkaları bir fikri ne kadar çok benimserse, ‘çoğunlukla gitme’ olasılığınız o kadar artar.

Örneğin, pandemi döneminde, tedarikçi sorunları nedeniyle stok sıkıntısı yaşanacağı inancıyla birçok insanın barınma veya yiyecek için ‘ihtiyacından fazlasını panikle satın alması’ yaygındı. Ve bu davranış, piyasalara saldıran bir grup insan tarafından tetiklendi. Birçok insan stok yapıyorsa, bir şeyler biliyorlardır, değil mi?

8. Pozlama etkisi

Buna aşinalık etkisi de diyebiliriz.

Karar verme sürecinde bu önyargı, daha önce duyduğunuz fikirleri, kişileri veya eğilimleri tercih etme şeklinde kendini gösterebilir.

Pazarlamacılar genellikle maruz kalma etkisinden yararlanır. Yani birebir bildirim veren reklamları tekrarlayarak insanların kendilerini bir ürüne veya markaya daha yakın hissetmelerini sağlarlar.

9. Öngörü yanlılığı

Bazen ‘Başından beri biliyordum’ etkisi olarak adlandırılan geriye dönük önyargı, bir kişinin bir kararın sonucunu o karar verilmeden önce doğru bir şekilde tahmin ettiğine inanmasıdır.

Diyelim ki yeni bir işi piyasaya sürmek ve pazarlamak için aylar harcadınız ve bunun büyük bir kâr getireceğinden eminsiniz. Ancak, her ne sebeple olursa olsun, iş başarısız oldu ve şirketiniz boşa gitti.

Bu noktada, farkında olmadan kendinize şunları söylüyor olabilirsiniz:

Ürünün başarısız olacağını içten içe biliyordum, keşke içgüdülerime güvenseydim! Başından beri belliydi.’

Geçmişe nesnel olarak bakmak zor olabileceğinden, özellikle bir kararın neden yanlış olduğunu anlamak istediğinizde, öngörü önyargısı sorunlu olabilir.

10. Dunning-Kruger etkisi

Dunning-Kruger etkisi, insanların kendilerinin ve oburların yeterliliklerini gerçekten takdir etmedeki ustalıklarını ifade eder.

Genel olarak, düşük vasıflı insanlar yeteneklerini abartma eğilimindeyken, yüksek vasıflı insanlar kendi yeteneklerini hafife alma eğilimindedir.

Günlük hayatta bu etkiyle sıklıkla karşılaşmak mümkündür. İş görüşmelerinden bir örnek vereyim. Yetkinliği yüksek kişiler genellikle mülakatlarda tüm özelliklerinden bahsetmezler, kendilerine faydalı olacak bazı detayları atlarlar. Anlatmaya değmezler. Ancak, çok daha vasıfsız bir kişi, yeteneklerini parlatabilir ve olmadığı biri gibi davranarak öne çıkabilir.

Eminim bu etkiyi zaman zaman hissediyorsunuzdur ama dikkat: Kendini küçümsemek, aklımızın tuhaf oyunlarından biridir.

***

‘Hayat seçimlerden ibarettir’ sözüne sık sık rastlarız. Şimdiye kadar yaptığı seçimlerin bazen tatlı bazen de oldukça acı verici sonuçlarını yaşamış biri olarak geriye dönüp baktığımda geçmişteki bazı kararlarımın benim tarafımdan değil, ön yargılarım tarafından alındığını görüyorum.

Bu yüzden hem size hem de kendime kısa bir hatırlatma yapmak istedim. Özellikle önümüzde kritik bir seçim döneminde yardımcı olursa sevinirim.

LinkedlnTwitterInstagram

Bu yazıda öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamen yazarlarının özgün fikirleri olup, Onedio’nun yayın politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

baklan-ajans.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu